Çocuklarla yaşlılar toplumsal yaşama katılım söz konusu olduğunda benzer şeyleri yaşarlar.
İnsan yaşamının her iki uç dönemlerinde (çocukluk ve yaşlılık) yaşanır iken;
toplumsal yaşamda “geçerli / egemen sözü” belirleme alanının dışında tutulurlar.
Yapılan dönüşler en ziyadesinde
“hak tanımlı gereksinimlerin belirlenmesi ve tanınması” kapsamında kalır.
Bu çalışmalar sırasında bile.. asla toplumsal yaşama dâhil edilmezler.
“Hakları” az ya da çok, olabildiğince.. koşullar elverdiğince.. gözetilir.
Çünkü zihinlerde hak sahipleri olarak değil, hakları korunanlar olarak kotlanmışlardır.